En sevdiğimiz influencer’dan Nicer Dicer almak istemez miydik? — LIVE Commerce
Herkesçe bilinen ve kullanılan dijital deneyimlerin ‘eski moda’ kaldığı bir dönemdeyiz artık. İçerik pazarlaması yöntemlerinin sadece bir post atmaktan veya bir influencer’la etiketli paylaşım yapmaktan çok daha öteye gitmesi gerekiyor. Kullanıcı alışkanlıklarının değişmesi ve içerik tüketim alışkanlıklarının değişmesi gibi faktörler öne çıkıyor fakat işin özü her zaman aynı kalıyor: doğallık ve etkileşim. Gelin, henüz ülkemizde tam olarak patlamamış olan LIVE Commerce olayına bir bakalım.
Canlı yayınlar ve etkileşim
Canlı yayın tarihi yeni değil fakat pandeminin başlangıcından itibaren büyümesini hızlandırarak varacağı noktaya normalden biraz daha erken vardığını söylemek yanlış olmaz. Evde kapalı kalınan dönemlerde en çok vakit geçirdiğimiz içerik çeşitlerinden biri olarak karşımıza çıkan bu içerikler, gerçek zamanlı etkileşimin en önemli kalesi konumunda.
Çeşitli mecralarda çeşitli ürün ve gelir modelleri ile gerçekleştirilen bu canlı yayınlar, kendi yıldızlarını yaratırken marka ve mecra tarafında ise hızlıca farkında varılması gereken bazı sonuçlar ortaya çıkardı: izleyiciler, arada herhangi bir bariyer olmadan karşısındaki insanla etkileşime girmek istiyor.
Bir sabit görsel, bir kısa video veya uzun formatta bir video paylaşıldığında ve bu içerikler özellikle de ürün satmak ve e-ticaret odaklı olduğunda, kullanıcıların aklında otomatik olarak şu soru canlanıyor: ‘İyi güzel de, kim bilir kaç edit’ten geçti bu video?’ ‘Buradakilerin gerçek olduğuna nasıl inanacağız?’
Bir dönem, dijital video platformlarının ve o platformlarda içerik üretenlerin en büyük kozuydu doğallık. Aslında hala öyle fakat izleyicilerin doğallığa alışma süreci hızlı ilerliyor. Artık kimse edit görmek istemiyor.
Bir yandan da küçüklüğümüzde bildiğimiz TV pazarlamasının dijitalleştiğini görüyoruz. Oradaki iletişim tek taraflı ve ‘arayın konuşalım’ şeklindeydi. Karşılıklı iletişim ve etkileşimden uzaktı.
Eee ne dersiniz? En sevdiğimiz influencer’dan bir nicer dicer almaz mıyız?
LIVE COMMERCE Halat Çekme Yarışması
LIVE Commerce’te yarışı önde göğüslemek isteyen iki grup var. İlki, işi ticaret tarafından yakalamak isteyen ve güçlü kısmı orası olan şirketler. Mesela, e-ticaret şirketleri. Konunun içerik kısmına pek hakim değiller fakat ticaret kısmında varlar. Bu şirketler, kendilerini içerikte geliştirmeye çalışıyor. Amazon, bu konuda çok cesur adımlar attı. Twitch’i satın alması tabii ki bir tesadüf değildi ayrıca şu anda Amazon mobil uygulamasında canlı yayın açmak mümkün bazı ülkelerde. Yıllardır çok başarılı çalışan bir affiliate sistemini de bu denkleme ekleyince işler o tarafta çok iyi ilerliyor gibi görünüyor.
Bunu bir halat çekme yarışmasına benzetiyorum ben açıkçası. Bu halatın bir ucunda e-ticaret şirketleri varken diğer ucunda da en önemli işleri e-ticaret olmayan içerik şirketleri var. Buna büyük sosyal medya ve içerik üretimi platformları da diyebiliriz. İpi bu taraftan çeken ekipte ise içerik tarafında bir eksik yok. Bütün mesele, doğru ticari partnerleri seçerek işe başlamakta kalıyor. ABD’de Walmart gibi şirketlerle dönem dönem ortaklık yapan platformlar buna güzel bir örnek. Halatın bir tarafından diğer tarafına transferler olacak mı göreceğiz.
Daha önceki yazılarımda ‘Hadi’ gibi bilgi yarışmalarının küçüklüğümüzdeki (yaşlandığımı hissediyorum) ‘arayın, hediye kazanın’ gibi şeylerin dijitalleşmiş hali olduğunu söylemiştim. Şimdi de benzer bir konu var.
Halil pazarlama,
Halil pazarlama,
Halil pazarlama
Telefonunuzda!
Görüşmek üzere!
P.S: Arada sırada müsait olunca Bizimkiler’den bir bölüm açın izleyin, keyifli oluyor.
